Mmr111

 ERGONOMİ Ergonomi,iş bilimi anlamına gelen insan,ekipmen,çalışma alanı ve çevresi arasındaki ilişkiyi inceler.Başka bir deyişle insanların anatomik özelliklerini,antropometrik karakteristiklerini,fizyolojik kapasite ve toleranslarını göz önünde bulundurarak iş ortamındaki faktörlerin etkisiyle oluşabilecek,organik ve psikososyal steresler karşısında sistem verimliliği ve insan-çevre-makina uyumunun temel yasalarını ortaya koymaya çalışan birçok disiplini bir araştırma ve geliştirme alanıdır. Ergonominin temel amacı insan yeteneklerini kullanarak onu doğal yapısının içinde en uygun işe yerleştirmek ve performansını en yüksek düzeye çıkarılmasını sağlamaktır.Ergonomi disiplini yakın sayılabilecek bir geçmişe değin,çoğunlukla endüstride önem ve uygulama alanı bulurken endüstri dışında konutlara uygulanması oldukça yenidir. ANTROPOMETRİ Ergonominin çoğunlukla yararlandığı bir veri kaynağıdır.Kelime anlamı vücudun boyutları ile ilgilenen özel bir bilim dalıdır.İnsana uygun bir çalışma ...

Bir yapının en görünür kısmı strüktürüdür.Her an yıkılacakmış gibi görünen kırılgan bir strüktüre duyduğumuz gerilim yapıyı taşıyan iskeletle gördüğümüz şey arasındaki fark fiziksel strüktür ve algısal strüktür arasındaki farktır. DİKME VE LENTO Duvar,strüktürün başlangıcıdır.Birçok farklı malzemeyle yapılmış olabilir.Sadece duvarla kaplı alanda ışık ve görüş yeterli olmadığından duvarın açılıması gerekir.Bu açılmanın desteklenmesi şarttır.Farklı malzemelrle desteklenebilir.Ya bu kiriş ya da kemer aracılığıyla sağlanır.Kiriş amacıyla yapılana lento adı verilir. Kolon ve kiriş ya da dikme ve lento sistemi oldukça eskidir.Arkeolojik kalınıtlar sonucunda taşın kullanılmasından önce kamış ve ahşaptan yapılmıştır. ÇERÇEVELER Dikme ve lentoların iki boyutlu düzlemsel sistemi üç boyutta yayılmış olarak tasarlanması sonucu oluşur. TONOZLAR  Kemerlerden inşa edilmiş kemerli bir strüktürdür.Kemerin bir mekanda ötelenmesi sonucu tonoz oluşur.Beşik kemer durumundaysa  beşiktonoz adı veril...

          İnsanlar çevresinden yansıyan renkleri algılayıp bunu bilgi ve kavrama dönüştürme çabası   içindedir. Bu karamsallıkta renk somut bir etken gibi karakterini belirlemiştir.Canlı ve cansız varlıkların  renk özelliklerini ortaya çıkartan ışığın yapısındaki özellikler Bu alana ilgi duyan bilim adamlarının  dikkatini çekmiş,bir takım araştırmalaryapmalarına sebeb olmuştur.Bu araştırmalar sonuçu renk ve  sıcaklığın ilişkisi ortaya konulmuş her renkli yüzey kendi kimliğiyle ilgilirengin karşıtı olan renge ait  olmak üzere, insanların psikolojik algılarında boşluk yaratır.Renklerin ilişkisiyle beraber karşıtlık  ortaya çıkar.Karşıt değerler ilişkisine, itme ve çekme söz konusudur.Renklerde karşıtlık kavramı  tamamlayıcılık kavramı eklenmektedir.         RENK ÇEMBERİ VE TEMEL KAVRAMLAR         Temel renk çemberi sanat basamaklarında başlangıç noktası olarak kabul edilir.Sanat alanı...

         Mimaride kesin olmayan tek eleman günışığıdır. Mimari de ışık çok önemlidir. Gün ışığı sayesinde aynı oda farklı mekansal izlenimler  verebilir.          Açıklıkların boyları, yerleşimleri gibi çok fazla olasılık vardır. Bu olasıklıkları en aza indirmek için 3 gruba ayrılır. Bunlardan ilki aydınlık açık mekana çeşitli çağlarda sıcak iklimli ülkelerde rastlayabiliriz.Genellikle bu mekanlarda sütunların üzerine yerleştirilen çatıdan oluşur.          Farklı dönemlerde mimarlar kapalı mekanlarda çeşitli aydınlatma yöntemleri kullandılar.Sadece bir duvarında penceresi olan bir dış duvardan diğer dış duvara uzanan her iki tarafta pencereleri olan gibi çeşitli yapılarda kullandılar.Buna örnek olarak Philip C.Jhonson'un New Canon, Conrecticut'ta yaptığı ev örnek verilebilir.           Ev boyu eninin 2 katı olan dikdörtgen bir mekandan oluşur. Evde düz bir ça...

              Zihin örüntülerde matematiksel ve geometrik örüntüler bulmaya çalışır.Eskiden insanlar doğadaki  her şeyin soyut evrensel yasaların yönettiğine inanıyorlardı.Vitruvius irrasyonel sayıların geometrik  figürlerin nasıl oluştuğunu betimlemiş, hepsini bir kareyle başlatmıştır.Orantının bir takım denemelerle  elde edilmesi sonuçunda yapılan bir çok yunan tapınaklarında görüldü.Bir ihtimal Yunan Mimarlığı; klasik Mimarlıkta çok ilişkilendiren  altın oran sistemidir.Yapılan iki teorem sonuçu yola çıkıp  oranlar ve orantılar bulunur.        Fibonacci tarafından betimlenen sayı dizisi de belli bir orantıya dayanır.Sayılar büyüdükçe altın  kesite kadar yaklaşır.Le Corbusier, Fibonacci sayı dizisine dayanarak modular diye adlandırdığı orantı  sistemini geliştirir.Yaptığı çalışmalarına da bu orantıyı yansıttı.         Mimarlık,görsel sanatları en kapsamlısı ve büyüğüdür.Yapını...